Mesele önyargısız merak edebilmekte

Ali Püsküllüoğlu, Öz Türkçe Sözlük’te “Bir şeyle ilgili olarak önceden verilmiş olumlu ya da olumsuz bir yargısı olmama hali” olarak tanımlıyor bu peşin hükümlü olmama, belki de derinde bir yerde hissettirdiği iyi niyetli olma halini. Özellikle yeni medya ortamlarının hayatımıza daha çok girmesiyle hasret kalmaya başladığımız bir his belki de önyargısızlık.

“Gamzedeyim, deva bulmam” şarkısındaki gamzenin yüz kaslarındaki minik bir hatadan kaynaklı o sevimli çukur olduğunu sanmamız ya da Japon geleneğinde kötü gözle bakmamayı simgeleyen Mizaru adlı elleriyle gözlerini kapatmış maymun emojisini gülünç bulmamız gibi yanılgılarımız varken başka insanlar hatta bambaşka kültürlerle ilgili nasıl önyargılı olabiliriz oysaki, değil mi? Herhangi bir kişiye, olaya hatta nesneye karşı bile nötr olabilmek sadece yenidoğan halimize özgü müdür? Yaşam bize her gördüğümüz, hatta bazen hiç görmediğimiz “şey”lere karşı bilgi yüklemiş olabilir mi? Peki bu bilgi yüklendiği haliyle kati bir şekilde doğru olabilir mi? Newton’dan bu yana yaşamın yapı taşını atom bilirdik örneğin, artık enformasyon olduğu düşünülüyor. Bilim bile gerçekliği ya da yanlışlığı kanıtlanabilme yani bir çeşit deneme gayretiyken neden bu önyargılarımız, kestirip atmalarımız?

1950’lerden bu yana makinelere düşünmeyi öğretme gayretimiz bile bir çocuğun öğrenme modelini temel alıyor. Meşhur robotları görmüşsünüzdür; sadece fiziksel eylemleri öğrenirken bile defalarca düşüp kalkıyorlar. Ya da çocukluğumuzdaki dizlerimizi düşünün; ne kadar yara izi o kadar eğlence ve öğrenme değil miydi? İşte bu öğrenme isteği ve merakla da ilişkilendirebiliriz elbette yukarıda söz ettiğimiz sosyal medya mecralarını ama mesele önyargısız merak edebilmekte. Peki yapay zekâya bile önyargısız çıktılar üretebilmeyi öğretme gayretinde olan bilim insanları olduğunu biliyor musunuz? Sebebi de makinelerin insanlar tarafından üretilen önyargılı veriden öğrenmeleri. Ne ilginç değil mi, tarih boyunca oluşturduğumuz, biriktirdiğimiz önyargılarımızdan arındırmaya çalıştığımız makinelerin olması? Bakalım önce kendimizi, insan yanımızı mı yoksa onları mı arındırabileceğiz peşin hükümlerimizden?

Haydi, bir günlüğüne bir anlığına da olsa çıkaralım önyargı giysisini zihinlerimizden. Bakın nasıl da saydam nasıl da pak göreceğiz o zaman!

Haftanın şairi sevdiğim Turgut Uyar, illa Tomris’e;

SİBERNETİK

3 kere 3 dokuz eder

bilirsin

birin karesi birdir

kare kökü de

bilirsin

‘mutlu aşk yoktur’

bilirsin

ama baharda ya da dışarda

sonsuz göğün altında

aşkın aşkla çarpımı

nedendir bilinmez

garip bir biçimde

hep sonsuzdur

kare kökü yoktur…

Okuma Önerisi

Bu kadar yeni medyadan söz etmişken Gösteri Toplumu, Guy Debord

Modernliğin Sonuçları, Anthony Giddens

Karıncanın Su İçtiği, Yaşar Kemal (Bir Ada Hikayesi dörtlemesinin ikinci kitabı)

Author

  • Meltem Güreller

    Meltem Güreller, lisans (2002) ve yüksek lisans (2018) eğitimini de tamamladığı İstanbul Üniversitesi İletişim Fakültesi Halkla İlişkiler ve Tanıtım Anabilim Dalı’nda, Eleştirel Bir Veri Çalışması Olarak Yapay Zekâ Algoritmalarının Kültür Oluşumuna Etkisi başlıklı tezi üzerinde çalışmalarını doktorant olarak sürdürmektedir. Yüksek lisans tezinde yeni medyanın kurumsal iletişimde kullanımına yönelik bir araştırma yapan Güreller’in kamusal alan, gözetim ve sosyal medya konularında yayımlanmış makaleleri ve kitap bölümleri bulunmaktadır. 1998 – 2014 yılları arasında gazete, reklam ajansı, matbaa, halkla ilişkiler ajansı gibi ulusal ve uluslararası farklı kurumlarda iletişim uzmanı olarak görev alan Meltem, evli ve iki çocuk annesidir.

    View all posts

By Meltem Güreller

Meltem Güreller, lisans (2002) ve yüksek lisans (2018) eğitimini de tamamladığı İstanbul Üniversitesi İletişim Fakültesi Halkla İlişkiler ve Tanıtım Anabilim Dalı’nda, Eleştirel Bir Veri Çalışması Olarak Yapay Zekâ Algoritmalarının Kültür Oluşumuna Etkisi başlıklı tezi üzerinde çalışmalarını doktorant olarak sürdürmektedir. Yüksek lisans tezinde yeni medyanın kurumsal iletişimde kullanımına yönelik bir araştırma yapan Güreller’in kamusal alan, gözetim ve sosyal medya konularında yayımlanmış makaleleri ve kitap bölümleri bulunmaktadır. 1998 – 2014 yılları arasında gazete, reklam ajansı, matbaa, halkla ilişkiler ajansı gibi ulusal ve uluslararası farklı kurumlarda iletişim uzmanı olarak görev alan Meltem, evli ve iki çocuk annesidir.

2 thoughts on “Mesele önyargısız merak edebilmekte”

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir